Ne Aramıştın?

Yeme, içme, gezme, görme, gülme, annelik, babalık, çocukluk, sanat, çizme, boyama, müzik, tiyatro, film..

Friday, February 1, 2013

Büyümek ve Zaman Hikayeleri

"Ay şekerim çok çabuk büyüyorlar tadını çıkart" diyenler haklı. Hakikaten büyüdü de paçama yapışmaya başladı bile. Gülüyor, yürüyor, neredeyse anne diyecek. Doğduğunda giydiği ilk tulumu bir karış kaldı yanında. İlk çorapları ayağına olmuyor, ilkler küçüldü.

Bilim insanları brokoli yiyip mekik çekmeden uzun yaşamanın bi yolunu bulsunlar artık. Bi hap olsun içelim, hücreler tazelensin mesela. İlkokulda meltem diye bir kız vardı sınıfta. Nasıl narin, kibar küçük bir hamfendi. Saçlarını iki yandan örer, kırmızı kurdele takardı. Örnek öğrenci! O teneffüste özenle kalemlerinin ucunu açarken, ben kalemle sıraya adımı kazırdım. Eminim şimdi bir ingiliz kontuyla evlenip düşes olmuştur.

Orta okulda pelin vardı. Çıtı pıtı, ince kemikli ve hep bu tip kızlara özgü bi narinlik hatta yanaklarında çiller falan. O teneffüste etekleri uçuşarak şarkılar söylerken, ben kantinde sucuklu tost sıramı kapan çocuğun kafasına pabuç fırlatır disipline giderdim. Pelin de şimdi bi holding sahibiyle evlenmiş, sol kolunda fino köpeği ve şoförü ile altın günlerine gidiyordur.

Üniversitede okulun en yakışıklısını kapıp evlenme hadisem ortada. Sırf bu son şansım adamı kaçırmayayım diye meltem ile pelini içimde harmanlayıp, ortaya çıkan mutant ile hayatıma devam ediyorum. Bebe yapana kadar iyiydi de bebeden sonra hormonlar ilkokul evresine geri dönünce blog yazmak durumunda kaldım.

Yaz kızım Osman! Geçen çamaşır asıyorum, kafamdan da kendimle konuşup duruyorum "bu çorabı, bu donu kaçıncı yıkayışım bunun sonu yok, kürek mahkumu gibi çek-a-çek" diye. Arkamdan okulun yakışıklısı gelip böh demez mi! Ayy diye hopladım tabi. Benim korkmam gerekirken adamın yüzü bembeyaz oldu. Bi süre baktık birbirimize öyle şaşkın. Ne oldu dedim? Aynı bir kız gibi kibarca ayy demişim korkmuş! Beklentileri öyle hayvani ki. Terliği kafasına fırlatıp küfür etmemi bekledi.

Başa dönecek olursak; evet çok çabuk büyüyorlar, büyüyoruz. Bir, iki, üç derken bi bakıyorsun senin şimdiki yaşına gelmiş bile. Zaman hem eğlenceli, hem hızlı, hem korkutucu bazen de fazlasıyla yavaş. Ve zaman çok değişken.

Zaman çok acayip bebeğim.

Büyümek çok acayip..

E haydi o zaman gelip geçen zamana içelim. Müzikkkaaa..

mobil hareketler
Location:Ev

7 comments:

  1. Muzikkaaaa dan hecbisi anlamasam aa ne tatli bebeler diyip dinledim .. Yazinda yine okumasi keyiflidi anneye kaptirdigin kiyafetlere uzulme yenisini aldir onlarin yerine :p

    ReplyDelete
  2. yayınlamak istemediğin yorumları merak ettim ben :P

    ReplyDelete
  3. Yine süper bir yazı Zoi, güle güle zor okudum. Ne kadar da tanıdık anlattıkların, ben de bir zamanların okulundaki bi yakışıklıyla evlendim de, o zamanlar iyi hoştu, havalıydı, şimdi o yakışıklının çoraplarını yıkamak nedense hiç havalı gelmiyo :)
    Sana gelen o absürd mesajları çok merak ediyorum, keşke yayınlasan ve hatta çatır çatır cevaplasan, bilog mu yasası,kurulu var mi, yaz gitsin, değil mi?
    Siktiret tuşu espirin de bu yazının başlığı olsun :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. aynı çorap aynı don aynı tişört aynı aynı aynı.. serip, yerleştirirken bunları düşünmekten yedim kafayı ben :))

      Delete
  4. yorumlara sıçayım o değil de olm niye sabah kalkınca g.bubikoğlu oluyorz, kimbesingir oluyoruz lan.
    yaşımızı niye belli edion.
    yeni nesilden bişiler söylesene.
    lan düşündüm düşündüm aklıma yeni nesil gelmedi yaa.
    ühühühüh yaşlandık ak.

    ReplyDelete
    Replies
    1. benim de gelmedi işte :)) madonna falan mı deseydim ki.. en azından hala gündemde :))

      Delete

 
Designed by Beautifully Chaotic